"Natürmort"
“Bugüne kadar resim sanatı alanında, yapılagelmiş olanları inceleyeceğime, kendini bütün dünyaya kabul ettirmişler arasında beni en çok saranları ayırarak, onlara kendi aramalarımı, denemelerimi katacağıma, alışılagelmiş, basmakalıp, hazırlop, kişileşmiş, çiğnene çiğnene tadı tuzu kalmamış hiçbir şeyi tekrarlamayacağıma, elimden çıkan her çizgiye, her lekeye, her renge, her beneğe, kendi aklımı, kendi tecrübemi, kendi tasamı, kendi ömrümü, yüreği basacağıma, aldığım her nefes, içtiğim su, bastığım toprak, gözüm, kulağım, burnum, elim, belim, dilim, derim üstüne yemin ederim. Yeminimi bozduğum gün buradan giderim.”
Narmanlı Han’da Bedri Rahmi Eyüboğlu’nu Anlatan Duvar Panosu'ndan.
Tuval üzeri yağlı boya
45 x 55 cm
imzalı
Tahmini Fiyat Aralığı:170.000TL - 250.000TL
Peyiniz: TL
Güncel Fiyat: TL Lot Sizde Değil Lot Sizde
Peyler
7Paylaş
BEDRİ RAHMİ EYÜBOĞLYU (1911 - 1975)
1911 yılında Giresun’da doğdu. İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi’nde (şimdiki adıyla Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi) Nazmi Ziya Güran’ın ve İbrahim Çallı’nın öğrencisi oldu. 1931’de Fransa’ya gitti; Fransa’da iki yıl kaldıktan sonra Londra’ya geçti. Fransa’da ilk yıl Dijon ve Lyon atölyelerinde, ikinci yıl Paris’te André Lhote Atölyesi’nde çalıştı. 1933 yılında İstanbul’a döndü ve Akademi’ye devam etti ve 1936 yılında mezun olduktan sonra Akademi’de atölye hocası olarak göreve başladı. 1940’lardan itibaren Anadolu Halk Sanatları Motifleri ve Hat Sanatı kaynaklı resimlerini stilize ettiği kendi figür biçimlemeleriyle birleştiren çalışmalara yöneldi. Değişik araç-gereç ve farklı tekniklerle oluşturduğu işlerinde, Batı sanatının zengin deneyim ve birikimleriyle, yöresel ve geleneksel halk sanatının ürünleri arasında, kendi sanat anlayışına özgü köprüler kurdu. Çağımızın sanat anlayışı içinde daha çok renge önem veren bir ressamımızdır.
Az malzemeyle çok şey anlatma sanatı olarak tanımladığı halk sanatı, Bedri Rahmi’nin coşku dolu bir üretimle biçimlenen resimlerinde, tükenmez bir kaynak oluşturur. Çağdaş resim sanatımızda, bu kaynağı ilk keşfeden ve öğrencilerine özgün sanat üretmenin yollarını öncelikle bu kaynakta ve yaşamın içinde aramak gerektiğini esinlendiren o olmuştur. Aynı zamanda bir sanat yazarı olarak da, dönemine büyük katkıda bulunmuştur. 1939 yılında gerçekleşen ilk Devlet Resim ve Heykel Sergisi’nde üçüncülük, 1942’de 4. Devlet Resim ve Heykel Sergisi’nde ikincilik, 1972’de 33.Devlet Resim ve Heykel Sergisi’nde birincilik ödülleri kazandı. 1958’de Brüksel Fuarı’nda 272m2’lik mozaik panoyla Brüksel Fuarı Büyük Ödülü’nü kazandı. 1969’da Sao Paulo Bienali’nde onur madalyası kazanan sanatçı, 1975 yılında İstanbul’da vefat etmiştir.