HALİDE EDİB - TURKEY FACES WEST
Yale University Press, New Haven, 1930. 273 s., 21x14 cm. 7 siyah beyaz fotoğraf. Yayıncısının üzerinde Atatürk’ün fotoğrafı yer alan şömizi içinde kırmızı bez cildinde
Doğu ve Batı ikilemi içinde Türkiye Cumhuriyeti…
Eser, Halide Edib’in Amerika’da Williamstown Siyaset Enstitüsü’nde verdiği derslerden derlenmiş…
Tam adı “Turkey Faces West A Turkish View Of Recent Changes And Their Origin” olan eser, Halide Edib’in 1930 yılında Amerika’da Williamstown Siyaset Enstitüsü’nde verdiği derslerin kitap haline getirilmesiyle ortaya çıkmıştır. Türk kültürü üzerine bilgiler veren yazar, Türklere yönelik ön yargıları ve yanlış anlaşılmaları düzeltmeye çalışırken kitap boyunca Türklerin Osmanlı İmparatorluğu öncesi ne kadar laik, kadın erkek eşitliği bulunan bir toplum olduğunu ve Batılılaşmaya açık olduğunu kanıtlamaya çalışmaktadır. Aynı zamanda Halide Edib’in Türkiye hakkındaki politik görüşlerini içeren eser Doğu ve Batı ikilemi içinde Türkiye Cumhuriyeti’nin geleceğini tartışmaktadır.
Peyler
2 27Paylaş
Peyiniz: TL
Güncel Fiyat: TL Lot Sizde Değil Lot Sizde
NICOLAS DE NICOLAY - LE NAVIGATIONI ET VIAGGI FATTI NELLA TURCHIA
Francesco Ziletti, Venedik, 1580. 190s., 29x20 cm, 63 adet tam sayfa erken dönem tahta klişe gravür, 4 gravür eksik. Profesyonel tamir görmüş çağdaş parşömen cildinde bu kitap için iyi kondiyonda olan eksiksiz nüsha. Atabey 871, Blackmer 1196, Weber 168.
ÇOK ÇOK NADİR BİR SEYAHATNAME…
442 SENELİK 63 ERKEN DÖNEM GRAVÜR İÇEREN KİTAP…
BASILMIŞ İLK OSMANLI KIYAFET GRAVÜRLERİ... BU KİTABIN EKSİKSİZ BİR NÜSHASI CHRISTIE’S’DE 130,000 EURO’YA SATILMIŞTIR…
1551 YILINDA OSMANLI’YA BÜYÜKELÇİ OLARAK ATANMIŞ FRANSA KRALI II.HENRY’NİN COĞRAFYACISI NICOLAS DE NICOLAY’IN KENDİ ÇİZİMLERİ OLAN GRAVÜRLERİYLE MEŞHUR OSMANLI TOPRAKLARINDA YAPTIĞI GEZİLERİNİN SEYAHATNAMESİ…
1580 TARİHLİ İTALYANCA İLK BASKI… ÇOK ÇOK NADİR…
OSMANLI MOZAİĞİNDEKİ HALKLARIN GİYİM-KUŞAMLARI HAKKINDA BASILMIŞ İLK GRAVÜRLERİ İÇEREN KİTAP, DÖNEMİNDE AVRUPA’DA TÜRK GİYSİLERİNE İLGİ ARTIRMIŞ…
Fransa Kralı II. Henri’nin coğrafyacısı olan Nicolas de Nicolay, 1517 ile 1583 yılları arasında yaşamıştır. Fransa Kralı II. Henri’nin Kanunî Sultan Süleyman nezdindeki elçisi Şövalye Gabriel d’Aramon’un mahiyetinde 1551’de İstanbul’a gelmiştir. Osmanlı ülkesi hakkında kitap yazma isteği ile dolu olan Nicolas de Nicolay, ülkeler arasındaki önyargıları ortadan kaldırmak amacıyla bu kitabı kaleme almıştır. Bu açıdan Nicolas de Nicolay’ın eseri, Rönesans hareketi ile Avrupa’da ortaya çıkan ve Doğu halklarını hümanist anlayışla ele almayı ve yakınlaştırmayı amaçlayan eğilimleri yansıtır. Nicolas de Nicolay’ın ve elçinin içinde bulunduğu yelkenli gemi Marsilya’dan yola çıkmış ve yaklaşık 78 gün sonra İstanbul’a ulaşmıştır. İstanbul’da Hristiyan azınlık temsilcileri ve Vezir Rüstem Paşa tarafından karşılanmışlardır. İstanbul’da kaldığı süre içinde Kapalıçarşı, Ayasofya, Topkapı Sarayı ve diğer tarihî yerleri gezen Nicolas de Nicolay’ın Avrat Pazarı ve kadınlar hamamındaki muhtemel eşcinsel ilişkiler konusunda yazdıkları kayda değerdir. Osmanlı yeniçeri ordusunun en ilginç yanı olan “devşirme sistemi” de Nicolas de Nicolay’ın en çok üzerinde durduğu konulardan biridir. Eserde dervişler, ermeniler, abdallar, kalenderîler ve pehlivanlar gibi Osmanlı toplumunun tipleri hakkında ayrıntılı bilgi bulunmaktadır. Nicolas de Nicolay’ın eserinin en önemli yanı, yazarın Osmanlı İmparatorluğu’nu oluşturan ulusların ve farklı meslek gruplarının ilk defa resimlerini çizmiş olması ve bu çizimlerin kitapta tahta kalıp gravürler halinde basılmış olmasıdır. Nicolay, Türk giysilerini, modelden, aslına sadık kalarak, gençliğinde öğrendiği ressamlığın sayesinde kendisinin çizdiğini belirtir; yazdıklarının ve çizdiklerinin doğruluğunu, yetkili kişilere sorarak sonuçlandırdığını vurgular. Kitabında yararlandığı kaynakları ve çizim yöntemini de anlatan Nicolay; saraydan, Barbaros Hayreddin Paşa’nın eski hadımlarından Ragusa’lı Zafer Ağa ile dostluk kurduğunu, çocukluğundan beri sarayda yetiştirilmiş olan bu kişinin, saraylı kadınların giyim kuşamlarını çizmesi için ona yardım ettiğini; model olarak, iki sokak kadınını Bedesten’den aldırttığı giysilerle, saraylı gibi süslediğini yazar. Gerçek yaşamda yaptıkları uğraşa göre daha onurlu bir meslek olan modelli ği belli bir ücret karşılığında kabul eden bu kadınlar, göz alıcı giysiler giyip poz vermişlerdir. İçinde 63 gravür bulunan kitap, giyim-kuşam albümlerine ve modaya gösterilen ilginin artmasına neden olmuş; yüzyılın ikinci yarısında basılan giyim kuşam albümlerinin birçoğunda Türk giysilerine de bölümler ayrılmış ve Nicolay’ın çizimleri örnek alınmıştır. Nicolay’ın betimlediği sokak giysileriyle Türk kadınları çizimlerindeki ortak özellikler, üst kısmı vücuda oturan, önden bele kadar ilikli, alt kısmı açık bırakılmış bol kesimli, uzun veya kısa yenli feraceler; başı, boynu örtüp, omuzlardan arkaya sarkıtılmış uçları püsküllü yaşmaklardır. Gravürlerde sokak giysileriyle görülen betimlemelerdeki kadınların yüzünde peçe yoktur.
Peyler
2 22Paylaş
Peyiniz: TL
Güncel Fiyat: TL Lot Sizde Değil Lot Sizde
MAHMOUD MOHTAR KATIRJOGLU – LA SAGESSE CORANIQUE
Librairie Orientaliste Paul Geuthner, Paris, 1935. 261 s. 22x13.5 cm. Bez cildinde. Künye sayfası oğlu tarafından imzalı.
KURAN’IN DİNİ, AHLAKİ VE SOSYAL DEĞERLERİ…
KÜNYE SAYFASI OĞLU TARAFINDAN İMZALI…
Sadrazamlık yapmış Gazi Muhtar Paşa’nın oğlu Mahmut Muhtar Katırcıoğlu (1867-1935) babası gibi önemli bir devlet adamı, asker ve diplomattır. Almanya’da yedi yıl askeri eğitimini tamamladıktan sonra 1897 yılında Osmanlı-Yunan harbine katılmış, 1910 yılında Hakkı Paşa Kabinesi’nde Donanma Nazırı olarak görev yapmıştır. 1913 yılında Berlin Büyükelçiliğine tayin edildikten sonra Kuran’ı Batı’ya tanıtmak için Kuran’dan sosyal konulardaki ayetleri derlemeye başlamıştır. Eserinde, Kuran’ın dini, ahlaki, felsefi ve sosyal değerlerini her zaman koruyacak olan temel kısımlarını sunarken, parantez açıklamaları içermemesi nedeniyle Kur’an’ın ahlak anlayışını ve öğretilerini nesnel bir şekilde anlatmayı başarmıştır.
Peyler
2 6Paylaş
Peyiniz: TL
Güncel Fiyat: TL Lot Sizde Değil Lot Sizde
HENRY MORTON STANLEY - LA DELIVRANCE D’EMIN PACHA
Libraire Hachette, Paris, 1890. 204 sayfa, 18x11 cm, 1 gravür ve 1 harita. Sırtı deri pandozit kapaklı cildinde.
PRUSYALI EMİN PAŞA OLARAK BİLİNEN AFRİKA KAŞİFİ EMİN PAŞA HAKKINDA YAZILMIŞ ÖNEMLİ BİR KİTAP…
Kariyerine gazeteci olarak başlayan Henry Morton Stanley New York Herald’ın özel muhabiri olarak Afrika’ya keşif gezileri gerçekleşmiş ve 1874 yılında Victoria Göl’ünü, 1876’da Tanganika Göl’ünü keşfetmiştir. Stanley bu keşifleri sayesinde Afrika Kıtası’nın büyük kaşifi kabul edilmiş ve Afrika’da çıkan isyanlar sırasında Prusyalı Emin Paşa olarak da bilinen fizikçi, doğabilimci ve 19. yy Afrika kaşifi Emin Paşa’ya yardım götürmek için Kongo’ya gönderilmiştir. Stanley’nin gezi ve keşifleri sırasında gerçekleşen olayların anlatımı, notları ve İngiliz Coğrafya Kurumu’na gönderilen mektupları Stanley’nin izniyle Sir Keltie tarafından derlenerek yayınlanmıştır.
Peyler
2 6Paylaş
Peyiniz: TL
Güncel Fiyat: TL Lot Sizde Değil Lot Sizde
GHAZI AHMED MOUKHTAR PACHA - LA REFORME DU CALENDRIER
E. J. Brill, Leiden, 1893. 70 s., 15x23.5 cm, 28 adet katlanır takvim çeviri cetveli. Sert kapak cildinde…
GAZİ AHMED MUHTAR PAŞA’NIN ALMAN DEVLETİNDEN ALTIN MADALYA ALDIĞI ESERİ...
HİCRİ TAKVİM'DEN MİLADİ TAKVİME GEÇİŞ ÜZERİNE AYRINTILI KİTAP...
Sadrazamlık dahil önemli görevler üstlenmiş devlet erkanı ve bilim insanı Gazi Ahmet Muhtar Paşa’nın Alman Devleti tarafından altın madalya ile ödüllendirilen güneş, ay ve mali takvimlerinin dönüştürme kurallarını detaylı inceleyen Miladi 2212 yılına kadar Hicri ve Miladi takvimlerin kendi aralarında çevirilerini içeren “Islâhu’t-Takvîm” eserinin “La Réforme du Calendrier” ismi altında Almanya’da sınırlı baskısı…
Osmanlı Sadrazamı Gazi Ahmet Muhtar Paşa’nın Mısır’daki Fevkalade Komiserlik görevi esnasında eski Türkçe ile kaleme aldığı “Islâhu’t-takvîm” adıyla Kahire’de 1890 tarihinde yayınlanan, Miladi 2212 yılına kadar Hicri ve Miladi takvimlerin kendi aralarındaki çevirileri ile Osmanlı mali yıllarının bahsi geçen takvimlerde çevirilerinden oluşan eserin 1893’te Almanya’da Fransızca yayınlanan orijinal baskısıdır. Sınırlı sayıda basılan bu ilk bilimsel eserde Gazi Ahmet Muhtar Paşa, gün ve ay hesaplamaları, Güneş takvimi, mali takvim ile ay takvimi ve bunların dönüştürme kurallarını ayrıntılı olarak ele almıştır. Bu çevirisi sebebiyle Alman Devleti, Gazi Ahmet Muhtar Paşa’yı altın madalyayla ödüllendirmeye layık görmüştür. Gazi Ahmet Muhtar Paşa 19. yüzyılda Osmanlı’da yetişen önemli bir devlet erkanı olmasının yanı sıra aynı zamanda matematik ve bilhassa astronomi bilimiyle ilgilenen askeri bir deha olmasıyla da tanınmaktaydı.
Peyler
2 4Paylaş
Peyiniz: TL
Güncel Fiyat: TL Lot Sizde Değil Lot Sizde
EDWARD SHEPARD CREASY – HISTORY OF THE OTTOMAN TURKS; From The Beginning Of Their Empire To the Present Time
Richard Bentley, London, ikinci baskı, 1858. 2 cilt; 1. cilt; 413 s., 2. cilt; 548 s., 22x14 cm, 1 katlanır harita, 1 gravür. Dönemin yaldız baskılı, sayfa kenarları ebrulu lüks deri cildinde. Atabey 299.
BİR OSMANLI TARİHİ BAŞYAPITI… BAŞLICA KAYNAK KİTAPLARINDAN BİRİ… SAYFA KENARLARI EBRULU, YALDIZ BASKILI LÜKS DERİ CİLTLERİNDE…
Ünlü İngiliz tarihçi ve hukukçu Sir Edward Creasy’nin Osmanlı ve Osmanlı Türkleri hakkında başyapıtır. İlk olarak 1854- 1856’da basılan bu başyapıtın 19. yüzyılın ortalarından günümüze kadar farklı dillerde defalarca yeni baskıları yapılmıştır.
Sir Edward Shepherd Creasy 19. Yüzyılda İngilizlerin ünlü tarihçi ve hukukçusudur. 1837’de yargıç yardımcısı olarak atanan Creasy, 1840’ta Londra’daki Universiy College’da tarih dersleri vermeye başladı ve bir dizi tarih kitabı yayınladı. Bu kitapların arasında Creasy’nin en meşhur kitabı “15 Decisive Battles of the World” (Dünya’nın On Beş Belirleyici Savaşı) eseridir. 1840’ta Türk tarihi üzerine dersler veren Creasy 1854’te bu derslerdeki notlarını biraraya getirmiş ve yayınlamak üzere düzenlemiştir. Bu düzenlemeleri yaparken özellikle Von Hammer’in kitaplarını tekrardan incelemiş ve ayrıca Montecuculi, Roc, Hanway, D’Hosson, Thornton, Ubicini, Porter, Warmont, Sir F. Smith, Col. Chesney, Urquhart, Mölike, Hamel, Sismondi, Ranke, Finlay gibi birçok önemli tarihçi ve yazarların eserlerini kaynak olarak kullanmıştır. Bu eserinde Osmanlı Türklerinin tarihini detaylı bir şekilde anlatan Creasy, tarihinin yanı sıra Osmanlı padişahlarını dönemsel olarak incelemiş; askeri, kültürel ve eğitim gibi farklı konuları da detaylı işlemiştir. 2. cildin sonunda yer alan notlar kısmında Von Hammer’ın sayfalarına yapılan atıflar bulunmaktadır. İlk olarak 1854-1856’da basılan bu başyapıtın 19. yüzyılın ortalarından günümüze kadar farklı dillerde defalarca yeni baskıları yapılmıştır.
Peyler
2 2Paylaş
Peyiniz: TL
Güncel Fiyat: TL Lot Sizde Değil Lot Sizde
H. PREHN VON DEWITZ (İLLÜSTRASYONLAR; ERNST WETZENSTEIN) - DER KAMPF UM KONSTANTINOPEL
Gustav Kiepenheuer, Bremen, 1915. 184 s., 19.5x13 cm, 6 tam sayfa 12 metin içi illüstrasyonlar ve 1 katlanır harita. Ön kapağı resimli, yayıncısının orjinal bez cildinde.
Hanns Prehn von Dewitz 1885-1970 yılları arasında yaşamını sürdürmüş Alman bir yazardır. Dewitz, Almanca bilim-kurgu türünde ilk ürünleri verenlerden biri olmasıyla tanınsa da romanlarında detaylı betimlemeleri kullanmasıyla dikkati çekmektedir. “Der Kampf um Konstantiopel” yani Türkçe adıyla “Konstantinopolis için Mücadele” romanında da 1914-1915 yıllarında gerçekleşen Çanakkale Savaşı’nı ve ona giden süreci Türklerin gözünden anlatmıştır. Kitapta Ernst Wetzenstein tarafından çini mürekkebiyle çizilmiş illüstrasyonlar ve bir adet Çanakkale haritası yer almaktadır.
Peyler
2 3Paylaş
Peyiniz: TL
Güncel Fiyat: TL Lot Sizde Değil Lot Sizde
EWALD BANSE – DİE TÜRKEİ
Verlang Von George Westermann, Braunschweig, 1915. 452 s., 24.44x16.5 cm, 1 levha renkli resim, 16 levha arkalı önlü siyah beyaz fotoğraflar ve 1 katlanan harita. Yayıncısının kapağı resim baskılı original dekoratif bez cildinde.
İLGİNÇ BİR KİTAP… Atatürk’e hayran Alman coğrafyacı ve profesör Ewald Banse gözünden, 20. yüzyılın başlarında Osmanlı’nın politik, ekonomik ve etnik mozaiği, 6 bölge halinde Osmanlı coğrafyasında halkın etnik ve coğrafi yerleşim ilişkileri, ve Osmanlı-Alman İmparatorluklarının politik ve ekonomik ilişkilerinin ayrıntılı anlatımı…
Ewald Banse (1883-1953) Alman coğrafyacı ve profesördü. Banse, Büyük Alman İmparatorluğu’nda Almanların yerleştiği tüm bölgelerin birleştirilmesini savunuyordu ve Atatürk’ün Türkiye’yi Avrupalaştırdığını düşündüğü için kendisine hayrandı. Çok sayıda kitap yazan Banse bu eserinde, üç kıta üzerinde yayılmış olan Osmanlı İmparatorluğu’nu kısa tarihçesini, kültürel geçmişini ve ayrıntılı olarak coğrafyasını ele alırken, ilk bölümde Osmanlı İmparatorluğu’nun kültürü, bu topraklarda yaşayan ırk ve milletler, politika, ekonomi ve Osmanlı-Alman İmparatorluğu ilişkilerini anlatmaktadır. Takip eden altı bölümde ise Osmanlı halkının etnik ve coğrafi yerleşim ilişkilerini, altı bölge (Anadolu, Ermenistan, Mezopotamya, Suriye, Batı Arabistan, Kuzey ve Kuzeydoğu Arabistan) halinde tanıtmaktadır. Kitabın sonuna 29 sayfa tutan ayrıntılı bir indeks ile, içinde Hammer, Vambéry, Cuinet, Mommsen, Ramsay, Percy, Maspéro, de la Jonquière, Pilgrim, Jorga, Huart, Texier, Elisé Reclus gibi akla gelebilecek tüm uzmanların adı geçen bir bibliyografya yer almaktadır.
Peyler
2 1Paylaş
Peyiniz: TL
Güncel Fiyat: TL Lot Sizde Değil Lot Sizde
DAVID BREWER EDDY – WHAT’S NEXT IN TURKEY?
İlk baskı. The Taylor Press, Boston, 1913. 191 s., 19x13 cm, 4 levha fotoğraflar 2 tam sayfa harita, 1 sayfa cetvel. Yayıncısının illüstrasyon baskılı bez cildinde.
1913’te Amerikan Misyonerler Kurulu’nun Türkiye ofisi tarafından hazırlanan Osmanlı’da erken misyonerlik aktiviteleri, motivasyonu ve yöntemlerini anlatan kitap…
David Brewer Eddy’nin 1913’te yayımladığı eser, Amerikan Yabancı Misyonerler Kurulu’nun Türkiye ofisi olan Amerikan Bord Heyeti’nin erken misyoner çalışmalarındaki temel motivasyonu ve yöntemleri anlatmaktadır. Eddy’nin kitabı yazarken kullandığı kaynaklar direkt olarak Anadolu’da aktif olarak çalışan misyonerlerin periyodik olarak tuttuğu notlardan oluşmaktadır. Türkiye’de yapılan çalışmaları insanlara duyurmak için kaleme alınan kitap Amerikan Bord Heyeti’nin isteği üzerine yazılmıştır.
Peyler
2 10Paylaş
Peyiniz: TL
Güncel Fiyat: TL Lot Sizde Değil Lot Sizde
JULIA PARDOE (Gravürler; WILLIAM HENRY BARTLETT) – THE BEAUTIES OF THE BOSPHORUS; Illustrated in a series of VIEWS OF CONSTANTINOPLE and Its Environs from original drawings by W.H. Bartlett
George Virtue, London, 1838. 164 s., 28x22 cm. Pelur kağıtları ile korunmuş 80 levha gravür. Yaldız yazılı ve işlemeli, ebru kapaklı, sırtı ve kapak köşeleri deri lüks cildinde. Mükemmel kondisyonda.
KİTABIN YAZARI JULİA PARDOE’NUN KENDİ EL YAZISI VE İMZASI İLE ARKADAŞINA İTHAFLI…
KOLEKSİYON DEĞERİ ÇOK YÜKSEK BİR NÜSHA…
ÇOK NADİR VE DEĞERLİ, JULIA PARDOE OTOGRAFLI… İSTANBUL SEYAHATNAMELERİNİN EN ÜNLÜSÜ… MUSTAFA REŞİD PAŞA’NIN DOSTLUĞU İÇİN YAZILMIŞ OLAN CİLT… BARTLETT’İN 80 GRAVÜRÜ İLE BEZENMİŞ…
SÜPER KONDİSYONDA…
Miss Julia Pardoe (1806-1862) tanınmış bir İngiliz yazardır. Yazmaya on dört yaşındayken şiirle başladı. Bunun ardından yazdığı romanlar da çok beğenildi. Anılarını ve gezi notlarını yayımladı. Geçirdiği bir hastalık sonucu, güney ülkelerine yolculuklar yapmak zorunda kaldı. İlk gezisini Portekiz’e yapan yazar, bu ülkeyle ilgili gözlemlerini “Traits and Traditions of Portugal” (Portekiz’in Destanları ve Gelenekleri) adlı kitabında topladı. Miss Pardoe, 1835 yılında İstanbul’a geldi. Gerçek amacı Yunanistan, Türkiye ve Mısır’ı görmekti. Ancak, İstanbul’a gelince şehrin büyüsüne kapılarak dokuz ay boyunca İstanbul’da kaldı. Sultan II.Mahmud’un başta olduğu bu dönemde İstanbul’un eşsiz doğa güzellikleriyle dolu Boğaziçi’ni, halkın eğlence yerlerini, anıtlarını ve çarşılarını dolaşmış, bayram ve Saray’ın düğün alaylarına katılmış, çeşitli sosyal konumdaki kişilerin konaklarında bulunmuştur. Ayrıca, Bursa ve Uludağ yöresine de gitmiştir. Bütün bu yaşadıklarını büyük bir tarafsızlıkla yazıya döken, doğaya ve şiire tutkun Pardoe, gördüklerini en ince ayrıntısıyla adeta resmeder gibi betimlemiştir. Özellikle Batı’da var olan Osmanlı ile ilgili yanlış ve olumsuz kanıları, haksız önyargıları silmiştir. Kitabın gravürlerini çizen William Bartlett (1809-1854) ünlü İngiliz gravür sanatçısıdır. John Britton’un yanında ustalaşmıştır. Britanya adasını baştan başa dolaştı. 1840’ların ortalarından itibaren Balkanları ve Ortadoğu’yu gezmiştir. 1835 ile 1852 arasında Amerika Birleşik Devletleri’ne dört seyahat yapmıştır. (1809–1854). İlk resimleri 1831-1833 yıllarında Londra’da Kraliyet Akademisi’nde sergilenmiştir. Kitaplara çizdiği desenlerle tanınmıştır. Bu alandaki istekler dolayısıyla birçok ülkeyi gezdi. Bartlett, J. Pardoe’nin kitabını resimlemek için 1835’te İstanbul’a geldi. Hazırladığı 80 gravür İstanbul’un o yıllardaki görünümünü aksettirmesi bakımından bugün birer belge durumundadır. Çeliğe hakkederek basılmış bu gravürler değişik hakkaklar tarafından işlendiğinden kaliteleri farklıdır. Ayrıca hakkaklar gravürleri zaman zaman orijinallerinden değişik biçimde işlemişlerdir. Bartlett’in büyük bir ustalıkla çizdiği resimler Miss Pardoe’nin mükemmel metni ile birleşince “The Beauties of the Bosphorus”, gravürlü İstanbul kitapları arasında müstesna bir yere sahip olmuştur. Kitabın ön kısmında Vezir Mustafa Reşid Paşa, Belçika Kralı Leopold ve İspanya Kraliçesi Isabelle’in dostluğuna atfen bir sayfa yer almaktadır.
Peyler
2 9Paylaş
Peyiniz: TL
Güncel Fiyat: TL Lot Sizde Değil Lot Sizde
CLARA ERSKINE CLEMENT – CONSTANTINOPLE, THE CITY OF THE SULTANS
Dana Estes & Company, Boston, 1895. 309 s., 20x13.5x3 cm. Pelur kağıtları ile korunmuş 17 levha fotogravür. Yayıncısının kapağı varak illüstratif baskılı dekoratif cildinde, sayfa üst kenarı yaldızlı.
19. YÜZYILDA SULTANLAR ŞEHRİ İSTANBUL...
19. YÜZYILDA İSTANBUL’UN TARİHİ VE GELENEKLERİ DÖNEME AİT FOTOĞRAFLAR EŞLİĞİNDE ANLATILMIŞ…
Clara Erskine Clement Waters’ın (1834-1916) Amerikalılar’a İstanbul’un tarihini ve geleneklerini tanıtmak amacıyla yazdığı kitap, pek çok farklı konuyu ustalıkla ele almaktadır. Öncelikle İstanbul’un Bizans dönemindeki tarihini ele alan Clement, Bizans imparatorları ile şehrin Haçlı Seferleri sırasında Latin orduları tarafından istilasını canlı bir üslupla anlatıyor. Daha sonra şehrin Osmanlı tarihini ele alan Clement, Fatih Sultan Mehmed ile 2. Abdülhamid arasındaki dönemin kayda değer olaylarını anlatıyor. Kitabın diğer bölümlerinde Yedikule’deki tarihi eserler, pazarlar, dükkanlar, doğum, sünnet ve düğün gelenekleri aktarılmıştır.
Peyler
2 20Paylaş
Peyiniz: TL
Güncel Fiyat: TL Lot Sizde Değil Lot Sizde
CARL MUHLMANN –DER KAMPF UM DIE DARDANELLEN 1915
Gerhard Stalling, Berlin, 1927. 195 s., 22x16 cm, 2 katlanır harita ve çok sayıda fotoğraf. Yayıncısının yaldızlı yazı ve motif baskılı karton kapak, bez sırtlı cildinde.
Alman subayı Carl Mühlmann’ın gözünden ve Alman arşivlerinden askeri, stratejik ve tarihi açılardan Çanakkale Savaşı...
Carl Mühlmann, Dünya ve Osmanlı tarihi hakkında kitaplar yazmış bir yazar ve Osmanlı ordusundaki modernizasyon çalışmaları için getirilmiş subaylardan biridir. Filolardan ve bahriye topçu şubelerinde görevlendirilmiş Mühlmann, profesyonel gözüyle Çanakkale Savaşı’nı askeri, stratejik ve tarihi açıdan anlatmaktadır.
Peyler
2 9Paylaş
Peyiniz: TL
Güncel Fiyat: TL Lot Sizde Değil Lot Sizde
EDWARD MEAD EARLE – TURKEY, THE GREAT POWERS, AND THE BAGDAD RAILWAY
The MacMillan Company, New York, 1924. 364 s., 19,5x13,5 cm, 2 tam sayfa harita. Yayıncısı’nın orijinal bez cildinde. Kapak içi farklı tarihlerde, kitabı satın alanlar tarafından imzalı.
GÜNÜMÜZDE ÜNİVERSİTELERDE TARİH VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DERSLERİNDE OKUTULAN KİTAP…
Emperyalist güçlerin Osmanlı Ortadoğu’sunda çıkarları doğrusunda faaliyetlerini ve bu çerçevede Bağdat Demiryolu’nun Osmanlılar ve Almanlar açısından önemi, ancak Amerikalılar, İngilizler ve Fransızlar açısından sakıncalarını anlatıyor.
Bağdat Demiryolu bir başka adıyla Berlin-Bağdat Demiryolu’nun finansmanı ve yapımı Alman İmparatorluğu tarafından üstlenilmişti. Bu demiryolu Berlin’i Osmanlı şehri Bağdat’a bağlayacak, ve Almanlar Basra Körfezi’nde liman kuracaktı, böylece Hint Okyanusu ve açık denize ulaşmayı planlayan Almanlar hem askeri hem ticari üstünlük sağlayacaklardı. Osmanlı İmparatorluğu açısından bu demiryolu Arap Peninsulası’nda Osmanlı’nın kontrolünü artıracaktı. Ancak dönemin diğer emperyalist güçleri Amerika, İngiltere ve Fransa gözünü Ortadoğu’da Osmanlı topraklarındaki petrole dikmişlerdi. Bu emperyalist güçler, Osmanlı’nın ve Almanların bu bölgede kuvvetlenmesini istememişler ve demiryolunun yapımını engellemek için ellerinden geleni yapmışlardır. Dahası, İngilizler Arap halkına kendilerinin tutmayacağı Arap Krallığı sözü vererek Arapları Osmanlı’ya karşı kışkırtmış, böylece Arapları kendi tarafına alan İngilizler Osmanlı’nın Ortadoğu’daki sonunu başlatmıştır. 1910’da yapımına başlanan Bağdat Demiryolu’nun 1. Dünya Savaşı’nın başlıca sebebi olduğunu söyleyen tarihçiler ve siyasetçiler vardır. Buna ek olarak, tarih ve uluslararası ilişkiler öğrencileri için “Bağdat Demiryolu” hikayesi modern ekonomik emperyalizmin ve onun geniş kapsamlı sonuçları için önemli bir kaynaktır.
Peyler
2 2Paylaş
Peyiniz: TL
Güncel Fiyat: TL Lot Sizde Değil Lot Sizde
CARL RAMBERG – PROFETENS SÖNER; Bilder Fran Turkiet
İlk baskı. Åhlén & Åkerlunds Förlag, Göterborg, 1912. 23x16 cm, 225 s. 36 levha siyah beyaz fotoğraflar. Sırtı ve kapak kenarları bez, ebru desenli sert kapak cildinde.
PEYGAMBERİN OĞULLARI; TÜRKİYE’DEN RESİMLER...
İSVEÇLİ GAZETECİ CARL RAMBERG’İN 1910’LU YILLARDA YAKIN DOĞU’YA YAPTIĞI YOLCULUĞUN 36 SAYFA FOTOĞRAF EŞLİĞİNDE SEYAHATNAMESİ…
İsveçli gazeteci Carl Ramberg’in “Peygamerin Oğulları; Türkiye’den Resimler” adını taşıyan eseri, 1910’lu yıllarda Yakın Doğu’ya yaptığı seyahatteki notlarından düzenlenmiştir. Dönemin Yakın Doğusu'nu canlı ve renkli üslubuyla okurlara anlatan yazar, 47 fotogravür ile kaleme aldığı hatıralarını destekler. Döneminde Balkan ve Türkiye arasındaki ilişkiler büyük ilgi gördüğü için okurlara sadece bir seyahatname sunmak yerine notlarını tarihi gerçekler ve siyasi olgular ile tamamlar.
Peyler
2 2Paylaş
Peyiniz: TL
Güncel Fiyat: TL Lot Sizde Değil Lot Sizde
ADOLPHE THALASSO (RESİMLER; FAUSTO ZONARO) – DERİ SEADET OU STAMBOUL PORTE DU BONHEURSCENES DE LA VIE TURQUIE
L’Edition d’Art H. Piazza & Cie., Paris, 1908. 217 s., 23x16.5 cm, 49 adet Zonaro’nun eserlerinden yapılmış pelur kağıtları ile korunmuş renkli taşbaskı resim. 300 adetlik sınırlı baskının 232 no’lu nüshası, kapak içleri kırmızı ipek saten kaplı ve yaldız motif çerçeveli, tümüyle kırmızı Maroken deri lüks cildinde, ebru kaplı kaset kutusunda, sayfa kenarları yaldızlı. Atabey 1214
ADOLPH THALASSO’DAN “DERI SE’ADET”
ÇOK NADİR MÜCEVHER DEĞERİNDE BİR İSTANBUL KİTABI…
İÇİNDEKİ METNİ VE RESİMLERİ İLE SANAT TARİHÇİLERİ VE RESİM KOLEKSİYONERLERİ HAZİNE DEĞERİNDE BİR KİTAP…
SADECE 300 ADET BASILMIŞ… Toplam 300 adet basılıp numaralandırılmış, içeresinde ünlü Oryantalist Saray Ressamı Fausto Zonaro’nun 49 resmi yer alan, dönemin ünlü sanat tarihçisi Adolphe Thalasso’nun İstanbul’u ve İstanbul’un Müslüman-Türk yaşamını konu alan kitabı. Müzayedede satışa sunulan eser nefis cildinde ve kutusunda 232 numaralı nüshadır.
KAPAK İÇLERİ KIRMIZI İPEK SATEN KAPLI, TÜMÜYLE MAROKEN DERİ CİLDİNDE, MÜKEMMEL KONDİSYONDA…
Venedik asıllı bir Levanten olan Adolphe Thalasso (1855/57-1919), yaşadığı dönemin ünlü bir sanat tarihçisi ve sanat eleştirmenidir. Özellikle, Osmanlı resim sanatı ve tiyatrosu üzerine yaptığı araştırmalar bugün bile konu ile ilgilenenler için temel başvuru eserleri olarak kabul edilmektedir. Osmanlı sanatçılarının batı dünyasına tanıtılmasında büyük emeği geçmiş olan Thalasso’nun “Dersaadet: Saadet Kapısı İstanbul” isimli bu kitabı, İstanbul’u ve İstanbul’un Müslüman-Türk yaşamını anlatır. Thalasso’nun kaleme aldığı konular bir anlamda İstanbul’dan insan manzaraları şeklinde yorumlanabilir. Kitabın alt bölümleri “Şehir ve Hayat”, “Kadın” ve“Aşk” başlıklarını taşıyan üç ana bölümün altında toplanmıştır. Dua, gündoğumunda İstanbul, sabah ezanı, balıkçılar, Ramazan gecesi, tulumbacılar, arzuhalciler, bayram (1. bölüm), mukaddime, kayıkta, düğün, hamam, çingeneler, Kız Kulesi, keyif, bahar bayramı (2.bölüm), mukaddime, yalnızlık, Ayşe, haşhaş rüyası, mezarlıklar, şeytan dudu, terkedilen, nargile şarkısı (3. bölüm) ise alt bölüm başlıklarıdır. Kitaba değer katan asıl unsur ise kitabın ünlü oryantalist ressam Fausto Zonaro tarafından baştan başa resimlendirilmiş olmasıdır. Fausto Zonaro (1854-1929) gençliğinde duvar ve bina yapımı işlerinde çalıştı ve aranılan bir usta oldu. Bu işten sıkılınca ressamlığa merak sardı, özellikle kiliselerde fresk yenileme gibi sanatını gösterebileceği işlerde çalıştı. Zonaro kendisinden resim almak isteyen Elisabeth Pante’ye aşık oldu. 1891 yılında İstanbul’a geldiler ve bir yıl sonra evlendiler ve Taksim civarlarında Ayazpaşa Mezarlığı ile Ayazpaşa arasında kiraladıkları bir evde yaşamaya başladılar. Suluboya tabloları beğeni toplayan Zonaro, bir gün Teşrifat Nazırı Münir Paşa tarafından Yıldız Sarayı’na davet edildi. Burada Osman Hamdi ile tanışma imkanını buldu. Daha sonra Münir Paşa’nın eşine resim dersi vermeye başladı ve Zonaro çifti İstanbul’da sanata yakın çevrelerde iyice tanındı. Zonaro, Münir Paşa’ya ve II. Abdülhamid’e eserlerini gösterdi. Abdülhamid, Zonaro’nın suluboya tablolarını çok beğendi. Fausto Zonaro, 1896 yılında bir gün Galata Köprüsü üzerinde geçit yapmakta olan Ertuğrul Süvari Alayı’nı gördü ve bu gösteriyi çok beğendi. Her Cuma buraya gelerek geçidi izledi ve sonunda bu töreni resmeden ayrıntılı bir tablo yaptı. Bu tablo Münir Paşa ve II. Abdülhamid tarafından beğenildi. Zonaro Mecidiye Nişanı’na layık görüldü ve “Ressam-ı Hazret-i Şehriyari”, yani “Saray Ressamlığı” ünvanlığına layık görüldü. 1905 yılında II. Abdülhamid, Zonaro’dan İstanbul’un Fethi’ni tasvir eden tablolar yapmasını istedi. Zonaro’nun bu tabloları da çok beğenildi ve maaşına zam yapıldı. II. Abdülhamid devrildikten sonra kadroları tasfiye edilmeye başlandı. Zonaro da Ekim 1909’da görevinden alındı. O da ailesiyle birlikte İstanbul’u terk etti. İtalya’ya dönmesinden 10 yıl sonra, 1920’de eşinden ayrıldı ve kızıyla yaşamaya başladı. 74 yaşında San Remo’da vefat etti. Thalasso ve Zonaro’nun uzun yıllar yaşadıkları kente gösterdikleri bir kadirşinaslık örneği olan bu kitap büyük bir özenle renkli olarak sadece 300 adet basılmış ve numaralandırılmıştır. Kitabın 232 nüshası Japon kağıdına, kalanı ise velin kağıdına basılmıştır. Zonaro’nun metin içine dağılmış 49 resminden bazıları bilinen resimlerinin etüdleridir. Bunları birebir çalıştığı gibi bazen detay olarak da çalışmıştır. Bazıları ise kitap için özel olarak çalışıldığını düşündürmektedir. Zonaro, yayımlanmamış anılarında umutlarının karardığı bir zamanda eline gelen kitaptan, “Onca heyecan arasında kitabım çıktı. Déri Sé’adet. Yirmi yıldır titiz, yılmak bilmez bir çaba ile suladığım tarlama cömertçe attığım bir tohum” şeklinde söz eder. Bu kitap metni, metninin içeriği ve içindeki resimler ile sanat tarihçileri ve resim koleksiyoncuları için bir hazine değerindedir.
Peyler
2 24Paylaş
Peyiniz: TL
Güncel Fiyat: TL Lot Sizde Değil Lot Sizde
SAVAŞ ALİYAZİKOĞLU- MÜKEMMEL YERUSALİM (KUDÜS) TARİHİ
Hanımlara Mahsus Gazete Matbaası, İstanbul 1903. 441 s., 20x14 cm, 12 fotoğraf, 1 harita. İllüstrasyon ve motif baskılı orijinal dekoratif bez cildinde.
KARAMANLICA YAZILMIŞ KUDÜS TARİHİ…
YUNAN ALFABESİNDE TÜRKÇE YAZILMIŞ…
ÇOK NADİR... TAMAMEN KARAMANLICA 340 ADETİ DİNİ KONULARDA OLMAK ÜZERE SADECE 628 ADET ESER BİLİNMEKTEDİR.
12 FOTOĞRAF VE 1 HARİTA EŞLİĞİNDE…
Karamanlılar ifadesi, Trabzon-Tarsus hattının batısında yaşayan, Türkçe konuşan Ortodokslar için kullanılan ve Yunan tarih yazımında Türkleşmiş Hristiyan, Türk tarih yazımında ise Hristiyanlaşmış Türk olarak yer bulmuşlardır. Fakat Karamanlılar kendilerini Anadolulu Ortodoks olarak tanımlamayı tercih etmişlerdir. Karamanlıca ilk eser, Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u fethinden sonra Patrik Gennadius’un dinlerini anlatan bir metin yazması sonucu Karaferyeli Kadı Ahmet tarafından Osmanlı Türkçesine çevrilip padişaha sunulan 1584 tarihli Gennadius İtikadnamesidir. 19. yüzyıla kadar Karamanlıca olarak yayınlanan eserlerde dini metinler ön plana çıkarken, bu yüzyılda edebi metinlerin de yoğun olarak yayılmaya başlandığı görülmektedir. İlk kitabın basıldığı 1584 ile son kitabın basıldığı 1929 yılları arasında Karamanca toplam 752 eser olduğu, bunların tamamen Karamanlıca olanlarından 340 adeti dini konularda olmak üzere 628 adet olduğu bilinmektedir. Satışa sunulan Kudüs Tarihi konulu bu eser tarih içerikli olmasından dolayı oldukça nadir bir tarih kaynağıdır.
Peyler
2 4Paylaş
Peyiniz: TL
Güncel Fiyat: TL Lot Sizde Değil Lot Sizde
MARCELLE TINAYRE – NOTES D’UNE VOYAGEUSE EN TURQUIE
Calmann-Levy, Paris, 1909. 394 s., 18.5x11.5 cm. Ebrulu karton kapaklı, sırtı kırmızı deri cildinde.
DÖNEMİNİN EN ÜNLÜ FEMİNİST YAZARLARINDAN MARCELLE TINAYRE’NİN JÖN TÜRK DEVRİMİ’NDE TÜRKİYE’DE GEÇİRDİĞİ 3 AYIN GÜNCESİ…
Marcelle Tinayre (1870-1948) döneminde feminist romanları ile ünlenmiş bir yazardır. 1908’de “Légion d’Honneur” madalyasını, onun gibi bir feministin böyle bir askeri nişanı takmayacağı gerekçesiyle reddetmiş ve hemen ardından Jön Türk Devrimi’nde Türkiye’ye gitmeye karar vermiştir. Sultan II. Abdülhamit’in tahttan indirileceği Jön Türk Devrimi’ne yakından tanıklık eden Tinayre değişen Türk toplumunu bu romanında anlatmaktadır. Haremleri, hastaneleri, okulları ziyaret eden ve düğünlere katılan yazar kedine has bir sadelik ve doğallıkla kaleme aldığı kitabında, toplumdaki Türk kadınının durumunu ön plana çıkartmaktadır. Tinayre yaptığı ziyaretlerde kadınlarla kurduğu yakınlık neticesinde, padişahın düşüşü ile Türk kadını için yeni bir kurtuluş çağı açılacağına dair umutlarını dile getirmiştir.
Peyler
2 4Paylaş
Peyiniz: TL
Güncel Fiyat: TL Lot Sizde Değil Lot Sizde
İBRAHİM HAKKI - MARİFETNAME
Elhac Muharrem Efendi Matbaası, İstanbul, 1294(1877). Osmanlıca 534 s., 22x32 cm, 22 adet çizim. Dekoratif kapaklı kırmızı tümüyle deri cildinde
TÜRK MUTASAVVIF ALİM İBRAHİM HAKKI’NIN ANSİKLOPEDİ NİTELİĞİNDE TASAVVUF’DAN, ASTRONOMİ, İNSAN ANATOMİSİNE KADAR BİLGİ İÇEREN ESERİ…
İBRAHİM HAKKI’NIN 2 ANA ESERİNDEN İKİNCİSİ…
TÜMÜYLE DERİ LÜKS CİLDİNDE…
Türk mutasavvıf, sosyolog ve âlim Erzurumlu İbrahim Hakkı’nın ikinci ana eseri olan Marifetname, ansiklopedi türünde 1757’de yılında kaleme alınmıştır. İçeriği tamamen dini olan bir önsöz ile başlayan eser, ilk bölümü olan Fenn-i Evvel’de Allah’ın varlığını, birliğini anlattıktan sonra yalın ve bileşik cisimleri, madenleri, bitkileri ve nihayet insanı anlatmaktadır. Ayrıca geometri, astronomi ve takvim konularının da yer aldığı bu bölümde coğrafyaya ait bilgiler de sunulmaktadır. 100’den fazla ilin hangi enlem ve boylamda olduğunu hakkında bilgiler vermektedir. Fenn-i Sani isimi ikinci bölümünde ise, anatomi, fizyoloji gibi bilimlere yer veren eser, insan vücudunu estetik açıdan incelemiş ve vücut yapısı ile huy arasında ilişki olduğuna inanmış ve bunu araya sıkıştırdığı metinlerle şairane bir üslupla sağlamıştır. Bölümün sonlarına doğruysa ruh, sağlık ve ölüm kavramlarına geniş bir yer ayrılmıştır. Dini, ilahi ve felsefi içerikli olan “Fenn-i Salis” kısmı, kitabın üçüncü ve son bölümünü oluşturmaktadır. Töre bilim olarak da bahsetmenin mümkün olduğu ve toplam kırk sayfadan oluşan bu son bölümde, öğretimin yol ve yöntemini, öğrencinin üstadına takınacağı tutumu, ana ve babaya karşı saygı ve sevgi, evlenme ve evlenmede aranacak nitelikler, karı-kocanın birbiriyle ilişkileri töresi, çocuklara karşı görevleri, akraba, hizmetçi, komşu, dost, halk ve bilginlerle görüşüp konuşma yolu ve töreleri yer almaktadır.
Peyler
2 10Paylaş
Peyiniz: TL
Güncel Fiyat: TL Lot Sizde Değil Lot Sizde
ŞUURÎ HASAN EFENDİ - FERHENG-I ŞUURÎ, NEVAL ÜL-FUDALÂ VE LISAN ÜL-ACEM
Müteferrika Matbaası, İstanbul, 1742. Döneminin orjinal, mıklepli komple deri cildinde, ciltte hafif solmalar ile haricen temiz, 30 x 21 cm, Osmanlıca - Farsça. Türk beşik devri basması (incunabula) . Dünyada basılı ilk Farsça-Türkçe kitaptır. (Türk incunabulası Koleksiyon Filoloji Müteferrika Sözlük Referans Fars dili Türk (Osmanlı) dili.)
MÜTEFERRİKA’NIN SAĞLIĞINDA MATBAASI’NDA BASILMIŞ 17 KİTABIN SONUNCUSU…
İLK TÜRK MATBAASI MÜTEFERRİKA’NIN 2 CİLT EFSANE KİTABI; FARSÇA’DAN TÜRKÇE’YE EŞSİZ BİR SÖZLÜK…
280 YILLIK... FARSÇA BASILI İLK KİTAP….
Dünyada yayınlanan ilk Farsça-Türkçe kitap ve Müteferrika Matbaası’nda basılan son eser olma özelliği taşıyan yapıt, aynı zamanda Farsça’dan Türkçe’ye eşsiz bir sözlük niteliğindedir. Bu eserden sonra yazılmış olan ilk Farsça kitap 30 yıl sonra Kalküta’da ortaya çıkmış, İran topraklarında yayınlanan ilk Farsça kitap ise 1817 yılında basılmıştır. 500 adetle sınırlı sayıda basılan Müteferrika Matbaası’na ait bu yapıt son derece nadir ve koleksiyonluk bir eserdir. Eser; önsöz, iki cilt ve son sözden oluşmaktadır. Şu’ûrî Hasan Efendi, önsözde Farsça harfleri ve bunların Farsça dil bilgisindeki yerini değerlendirmiştir. İlk cilt (Defter-i Evvel) bazı Farsça deyim, atasözü vb. terimlerin kullanımıyla ilgili anlam bilgisine ayrılırken, ikinci cilt (Defter-i Sânî) alfabetik sıraya göre dizilmiş kelimelerin anlamlarından oluşmaktadır. Ferheng-i Şu’ûrî’de sözlük bilgisinin yanı sıra tarih, coğrafya, mitoloji, halk hekimliği, astronomi, gastronomi, tıp, musiki ve tabii ilimlere dair kıymetli bilgilere de yer verilmektedir. Hekimliğe ilgisini her fırsatta gösteren Hasan Şu’ûrî Efendi eserinde, her kelimeyi örneklendirmeye çalışmış, hatta bazı kelimeler için birden fazla örnek gösterme yoluna gitmiştir. Buna göre kendi ifadesiyle 22.550 madde başı kelimeye verilen mısra, beyit, kıta, mesnevi, nazım ve rubai başlıklı 22.450 örnek bulunmaktadır. Şu’ûrî Hasan Efendi bir sözlükten çok daha fazlası olan Ferheng-i Şu’ûrî’yi; 1682 yılında (Hicri 1092), on iki yıllık bir sürecin sonunda tamamlamıştır. İbn Manzûr’un Lisânü’l-Arab adlı sözlüğüne nazire olarak yazılmış olan Lisânu’l-Acem, yani bilinen adıyla Ferheng-i Şu’ûrî, Farsça kelime ve darb-ı mesel hükmündeki mecazi kullanımların Osmanlı Türkçesi karşılıklarını içermektedir. Kelimelere anlam verildikten sonra, ağırlıklı olarak Fars edebiyatından özellikle Ali Şîr Nevâî’den alınan şahit beyitlerle bu anlamlar desteklenmiştir. Osmanlı Türkçesi’nin Farsça’dan çok fazla etkilenmesi, bu eseri Klasik Türk şiiri araştırmaları için önemli bir kaynak haline getirmiştir. Anadolu’da yazılmış sözlük geleneği içerisinde ihtisas sözlüğü olarak şiiri konu alan bu değerli eser, Osmanlı âlimlerinin ve Şu’ûrî Hasan Efendi’den sonra gelen sözlükçülerin sıkça kullandığı bir kaynak olmuştur.
Peyler
2 34Paylaş
Peyiniz: TL
Güncel Fiyat: TL Lot Sizde Değil Lot Sizde
G. E. HUBBARD – THE DAY OF THE CRESCENT
Cambridge University Press, London, 1920. 242 s., 23x14.5 cm, 16 levha fotogravür. Yayıncısının kapağı varak yeniçeri figürü baskılı orijinal bez cildinde. Künye sayfası kitap sahibi tarfından imzalı.
BİR BATILI YAZAR GÖZÜNDEN VE HRİSTİYAN AVRUPA PERSPEKTİFİNDEN OSMANLI İMPARATORLUĞU’NUN ALTIN ÇAĞI’NDAKİ YAŞAMI, SAVAŞI, DEVLET DÜZENİ, KÜLTÜRÜ, MÜZİĞİ…
Batı’nın gözünde hep keşfedilmeyi bekleyen bir yer olan İstanbul, Doğu seyyahların Osmanlı İmparatorluğu’na yaptığı seyahatlerde hep mistik bir yer olarak öne çıkmıştır. Hubbard, bu eserinde Osmanlı İmparatorluğu’nun kısa bir tarihini vermiş ve İmparatorluğun parlak zamanlarını, yanılsamalardan uzak bir şekilde anlatmaya çalışmıştır. Bunu yaparken çeşitli sosyal sınıflardan ve meslek gruplarından Avrupalılar tarafından kaleme alınmış on altıncı ve on yedinci yüzyıl seyahatnamelerinden seçilmiş alıntılar ile Türk halkının tarihini ve karakterini araştırmaktadır. Bu kaynaklar, Osmanlı Devleti’nin “gerçek” bir portresini sunmak için derlenmiş ve Osmanlı İmparatorluğu’nun Altın Çağı’ndaki yaşamı, savaşı, hükümeti, müziği ve aşkı Hristiyan Avrupa perspektifinden kaydetmektedir.
Peyler
2 7Paylaş
Peyiniz: TL
Güncel Fiyat: TL Lot Sizde Değil Lot Sizde
ANDERS NORDLANDER – RESEMINNEN FRAN DET HELIGA LANDET EGYPTEN OCH TURKIET
C. E. Fritzes K. Hofbokhandel, Stockholm, 1901. 539 s., 18.5x12.5 cm, 24 tam sayfa fotoğraf. Sırtı ve kapağı kapağı resimli ve yaldızlı, yayıncısının dekoratif bez cildinde.
İSVEÇLİ PAPAZIN İSTANBUL’DAN BAŞLAYIP KUTSAL TOPRAKLARA VE MISIR’A UZANAN SEYAHATNAMESİ…
Kitap, İsveçli papaz olan Ander Nordlander’in kutsal toprakları görmek için çıktığı yolculuğu anlatmaktadır. İstanbul’dan başlayıp, Kudüs ve çevresinden Mısır’a kadar devam eden seyahatin anılarından oluşmaktadır.
Peyler
2 4Paylaş
Peyiniz: TL
Güncel Fiyat: TL Lot Sizde Değil Lot Sizde
CHARLES GALLAUDET TRUMBULL - A PILGRIMAGE TO JERUSALEM
Sunday School Times Company, Philadelphia, 1905. 437 s., 21.3x13.7 cm, pelur kağıtları ile korunmuş 50 levha fotoğraf. (47 tanesi yazarın kendisi tarafından çekilmiştir), 4 harita ve çizim. Yayıncısının nubuk deri sırtlı, bez kaplı sert kapak cildinde.
YAZAR TARAFINDAN İMZALI 753 ADET LİMİTLİ BASIMDAN 510 NO’LU NÜSHA...
47’SİNİ YAZARIN KENDİ ÇEKTİĞİ 50 LEVHA FOTOĞRAF EŞLİĞİNDE İZMİR, EFES VE KUTSAL TOPRAKLARDA YOLCULUĞUN AYRINTILI SEYAHATNAMESİ…
Misyoner, yazar ve gazeteci Charles Gallaudet Trumbull (1872-1941) Yale Üniversitesi’nden mezun olduktan sonra 1893’te babası tarafından kurulan The Sunday School Times’a katılmıştır. Trumbull, bu eserinde 1904’te Kudüs’te dördüncüsü düzenlenen The Sunday School toplantısının yolculuk hikayesini anlatmaktadır. Malta’dan Atina’ya, İzmir’den Beyrut’a kadar geniş bir coğrafyadaki gezi notlarını, gözlemlerini ve deneyimlerini anlattığı yazılara kendi çektiği fotoğraflar eşlik etmektedir. 753 adet limitli baskıdan oluşan bu eser, 510 numaralı nüshasıdır ve yazar tarafından imzalıdır.
Peyler
2 2Paylaş
Peyiniz: TL
Güncel Fiyat: TL Lot Sizde Değil Lot Sizde